MİLLİ EĞİTİM’DE NELER YAPILABİLİR?
Geçen hafta başladığımız yazımıza bu hafta MİLLİ EĞİTİM’de neler yapılmalı onları da yazacağımızı yazmıştık.
YÜCEL KEMENDİ
-Bugüne bunları yazmak istiyorum.
Öncelikle geçen haftaki yazımı yanlış bulanlara seslenmek istiyorum.
Değerli dostlar ben öneri getirmeden eleştirmiyorum. Sadece eleştirmek ülkede kaos yaratır onu da biliyorum.
Ben sadece ülkemizin, çocuklarımızın geleceğinin yararına olacağını düşündüğüm önerileri yazmak istiyorum.
4+4+4 yerine geleceğin ihtiyaçları doğrultusunda yeni bir yapılanmaya mutlaka ve hemen gidilmelidir.
Yeniden yapılanma da Osmanlı Sıbyan Mektebi örnek alınmalı, çocuklarımız daha küçük yaşta zorunlu eğitime başlamalıdır.
Temel eğitimin birinci basamağı ilkokul 5 yıl.
İkinci basamak ortaokul 2 yıl yeterlidir.
Çocuklarımızın ilkokuldaki ilgi, yetenek ve akademik başarısına göre iki yıllık ortaokulda yönlendirme sınıflarına alınmalı
Lisede meslek liselerine ya da fen liseleri ya da sosyal bilimler liselerine gönderilmelidir.
Bugünkü Anadolu liseleri derhal kapatılmalı seviyesi fen liselerine yakın öğrencilerin gideceği her ile bir ya da iki yeni müfredatı hazırlanmış yeni Anadolu Lisesi ya da çok amaçlı lise açılmalıdır.
Lise öğrenim süresi eskiden olduğu gibi üç yılı geçmemelidir çünkü 4. yıl gençlerimizi oyalama yılı olmaktan öteye gitmemektedir.
Bu doğrultuda, öğrencilerden yüzde kaçı meslek liselerine, yüzde kaçı üniversite odaklı liselere yönlendirilecek bunlar da belirlenmelidir.
Ülkemizde kısa, orta ve uzun vadeli hangi sektörlere hangi elemanlara ihtiyaç var onunda tespiti yapılmalı ona göre öğrenci yönlendirmesi yapılmalıdır.
Bugün için turizm ve tarım, yarın başka bir alan göz önünde bulundurulmalıdır.
Bilişim Çağı’nda bilişimi pas geçemeyiz bu alanda gençlerimizin desteklenmesi halinde mucizeler yaratacaklar bizim gençlerimiz olacaktır.
Sanayinin hemen her alanında olduğu gibi, sosyal yaşamın her alanında da çok daha donanımlı ara insan gücü göz ardı edilmemelidir.
Gençlerimizi üniversite kapısında hüsrana uğrama yerine bu meslekleri canı gönülden yapmaya aday mesleki teknik eğitimi alan gençler olarak yetiştirmek ön planda tutmalıyız.
Üreten, yaşam kalitesini yükselten, dört dörtlük bir mesleki eğitim, sadece bugünü değil, geleceği de kurtaracağını bilmemiz gerekir.
Haftaya önerilerimizi yazmaya devam edeceğiz.