Dünyada jeopolitik ve stratejik olarak çok özel bir yere sahip olan güzel Ülke Türkiye'miz üzerinde yıllardır oynanan oyunlara, ihanetlere bir yenisi daha eklenmiş ancak, halkımızın meydanlara inmesi ile beklemedikleri, hesaba katmadıkları bir tepki ile karşılaşmışlardır. Allah (c.c.)'ın Lütfu Cumhur Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın Cesareti, kararlılığı sonucu ölümüne vatanseverleri meydanlara davet etmesi, Başbakanımızın, Bakanlarımızın, Hükumetimizin, Milletvekillerimizin, Milletimizin feraseti, Darbeye karşı olan askerlerimizin, polislerimizin kahramanlıkları, Siyasi Partilerin büyük çoğunluğunun karşı tavır koyuşu, Medyanın milli iradeye güçlü desteği, farklı görüşteki bütün insanlarımızın birlikteliği, halkımızın sokaklara inerek iradesine sahip çıkarak, tankların, topların, durdurulması için ölümüne mücadelesi sonucunda, zalimlere, hainlere gerekli direniş gösterilmiş, darbecilere, darbe yapılmıştır.
15 Temmuz 2016 Darbe den de öte işgal girişimini duyar duymaz acilen meydanlara çıkarak ilk gün Konya Valilik önünde ve sonraki günlerde de Mevlana Meydanında düzenli olarak yaklaşık bir aylık bir süre darbeye karşı duruşumuzu net olarak göstermenin manevi huzurunu yaşamaktayım. Ayrıca 16/17 Temmuz Akşamı Mevlana Meydanında, 30 Temmuz akşamı havzan şehadet meydanında, Milli irade nöbetinin 18. günü akşamı ise Seydişehir Belediyesi önü (15 Temmuz Milli İrade) Meydanında toplanmış olan on binlere konuşmalar yaparak duruşumu net bir şekilde ortaya koymuştum. Darbe girişiminin hemen akabinde ki günlerde de dört yazı yazarak desteğimi sürdürmüştüm.