ÜSTADIM CENGİZ NUMANOĞLU’NU VEFATINI YÂD EDİYORU
ÜSTADIM CENGİZ NUMANOĞLU’NU VEFATININ BİRİNCİ SENE-İ DEVRİYESİNDE RAHMET VE HASRETLE YÂD EDİYORUM
ÖMER LÜTFİ ERSÖZ
-Malumunuz merhum üstadım Cengiz Numanoğlu 29 Mayıs 2023 Pazartesi günü akşam saatlerinde dünya sürgününü tamamlayıp diyetini ödeyip ahirete irtihal eyleyip hakiki hürriyetine kavuşup 30 Mayıs günü, Bursa Fatih Sultan Mehmet Camiinde İkindi namazını müteakip kılınan cenaze namazı sonrası Hamitler Mezarlığında defnedilmiştir. Vefatının birinci sene-i devriyesinde rahmet ve hasretle yâd ediyorum. Mekânı cennet olsun. Dünyaya İmtihan edilmek için gönderildik. Bu hakikati hiçbir zaman unutmadan dünya hayatını çok iyi değerlendirmeliyiz ki ebedi hayatta kurtuluşa erebilelim. Ölüm ölmeyen hakikat olduğuna göre her canlının da ölümü tadacağını çok iyi bilip tefekkür ederek İslam’a uygun yaşamamız gerekir. Önemli olan her zaman nefis muhasebemizi yapmalı, kulluk görevimizi daha iyi yapmak için gayret sarf etmeliyiz. Geçen her günümüzü ve yılımızı hakkıyla değerlendirebildik mi? sorusuna cevap aramalıyız. Boşuna geçen günler ve yıllarımız için üzülmeli, Nasuh bir tövbe ile hayatımızı hakkıyla değerlendirmeye gayret etmeliyiz. Merhum üstadım Cengiz Numanoğlu ile uzun bir süredir dostluğumuzun olduğunu bizi takip eden kardeşlerimiz bilmektedirler. İlk kitabım ‘Damıtılmış Damlalar ’a ve dördüncü kitabım ‘Görünmeyen İki Düşman Biri Nefsin Biri Şeytan’a isimlerini verip, Takdim yazması hatta içeriklerini okuyup tashihlerini yapması, kapak ve tasarımları için emek sarf etmesi bizleri ziyadesiyle memnun etmiştir. Merhum Cengiz Numanoğlu Üstattan çok şeyler öğrendim. O’nun Kur’an ve Sünnet merkezli şiirlerini birçok yerde okuduğumdan birçok arkadaşımız zatıma O’nun Konya Şube Başkanı derlerdi halende demeye devam etmektedirler. Üstadım Cengiz Numanoğlu’nu Bursa’da ve evin de birkaç defa ziyaret ederek, mikrodan makroya, çok önemli konularda, âyetlerin ışığında gönüllerimizin huzur ve mutluluğa kavuştuğu sohbetler gerçekleştirdik. ‘Görünmeyen İki Düşman Biri Nefsin Biri Şeytan’ isimli eserimin çok önemli olduğunu defalarca ifade etti. Hatta toplumumuzun çok büyük bir bölümünün bu hususlarda çok noksanlıklarının olduğundan uyarılmalarının önemini vurgulayıp herkese tavsiye etmiştir. Ayrıca, Konya’mızın medarı iftiharı Kon TV’de şiirlerinin yayınlanması görevi ile birlikte hiçbir ücret almayacağı konusunda beni yetkilendirdi. Kon TV programcıları birkaç defa Bursa ya giderek Üstat ile ilgili yayınlar yaptı. ‘İz Bırakanlar’ Programı Yapımcısı Mevlüt Bayram hocam ve Sponsor Ahmet Kaya kardeşlerimiz ile Bursa ya beraber giderek çekimler yapıp yayınlanmasına vesile oldum. Merhum Cengiz Numanoğlu’nun hayatı iki dönemden oluşmaktadır. Aslen Antalya Serik doğumlu olan Üstat Kıdemli Binbaşı rütbesinden emekli olduğu döneme kadar İslam’dan uzak bir hayat yaşamıştır. Birçok sanatçıya söz yazmış, şiirleri bestelenmiştir. Kendi sesi de güzel olduğu için hidayet döneminden önce 45’lik bir plağı da bulunmaktadır. Üstat Bursa’da ikamet etmekteydi. Emekli olduktan 6 altı yıl sonra 1988 yılında Kur’ân-ı Kerîm’le gerçek anlamda tanışınca hayatı değişmiştir. Kırk civarında işinin erbabı akademisyenden, Âlimlerden İslam’ı öğrenmiştir. 1993 yılında hac farizasını yerine getirmiş ‘Beytullah’ta Ben İsimli’ şiirinde yaşadığı manevi hazzın edebi güzelliklerle aktarılmasını sağlamıştır. Üstat ile tanışmamıza vesile olan da bu şiiri olmuştur. Babam Seyit Mehmet ERSÖZ doksanlı yılların sonlarında hac görevi için gittiği dönemde Beytullah’ta Ben şiirini duyunca hoşuna gittiğinden yazıp getirdi. Getirdiği şiirin altında Emekli bir Albay yazıyordu. ‘Beytullah’ta Ben İsimli’ Şiirini düzenleyip bazı köşe yazarlarına ve binlerce kardeşimize dağıtarak tanıtılmasını bizzat kendim sağladım. Benimde yazdığım yazıma Üstadın beğenerek yorum yazması ve cep telefonunu vermesiyle dostluğumuz başladı. Üstadı daha sonra tanıyanların her birine de tanışmalarına aracılığı ben yaptım. Üstadım Cengiz Numanoğlu çok sık aralıklarla arar yazdığı şiirleri bana okuyup görüşümü alırdı. Bazı şiirlerinde hem içerik hem de özü itibariyle yeniden gözden geçirip âyet ve hadislerin ışığında daha doğru anlaşılması için ince işçilik yapmasını söylediğim dönmeler çok olmuştur. Yanlış anlaşılmasın ben Üstadımın onda biri değildim ama o’nun şahsıma olan sevgisi, mütevazı kişiliği sonucunda benim değerlendirmelerimi, eleştiri ve önerilerimi beğendiği için Ömer Lütfi kardeşim gönülden hep birinci kişi olarak seni arayıp istişare etmeyi istiyorum derdi. Üstadın arayabileceği onlarca kişi vardı ama çoğunlukla beni aradığını hassaten belirtmesi beni ziyadesiyle mutlu etmiştir. Her işini itina ile en güzel şekilde yapardı. Üstadımdan şuan geriye tek mirasçısı Arda Numanoğlu kalmıştır. Arda kardeşimle de görüşmelerimiz devam etmektedir. Üstadımın vefatının birinci yıl dönümü vesilesiyle ANMEG Vakfı bünyesindeki KON TV tarafından “Cengiz Numanoğlu Şiirleri Okuma Yarışması” düzenlenmiştir. Cengiz Numanoğlu Şiirlerinin tekrar hatırlanmasına vesile olması için düzenlenen 01 Haziran 2024 Cumartesi günü Saat:21.00 ‘de KON TV ‘de yayınlanacak program için Arda Numanoğlu kardeşim de Konya da olacak İnşâAllah. Üstadım Cengiz Numanoğlu İnsanlardaki manevi şuuru uyandırmaya yönelik şiirler yazmıştır. Bütün şiirlerini topladığı kitabının adı da: ‘ŞUÛR’ dur. Şiirlerinden bazıları; Ölüden Mektuplar, Kur’an Şiirleri, Na’at’ı Şerifler, O Büyük Mahkemede v.b. yüzlerce şiir ile birlikte yüzlerce beyitleri bulunmaktadır. Hakikaten her biri üzerinde ince işçilik yapılmış okunmaya değer özlü, değerlerimizi özetleyen şiirlerdir. Üstat ölmeden önce ölmüş gibi kendini değerlendiren bir şairdi. Sosyolojik gözlem olarak da; söylemlerimizi eylemlerimizle, teoriklerimizi pratikle, ilimlerimizi irfanla, nankörlüklerimizi şükürle, zikirlerimizi fikirle, tarikatlarımızı hakikatle, zilletlerimizi izzetle süsleyip, desteklemek suretiyle iz’ân sahibi insanlar olmamız gerektiğini ifade eden Mü’mini Kâmil idi. Üstat Cengiz Numanoğlu’nun Ölüm ile ilgili birkaç beytini aktarmak istiyorum: Allah'tan korkana, ölüm yâr gelir; Ölümden korkana, dünya dar gelir. Sende yoksa tefekkür, cehline akıl n'etsin? Ne korkarsın ölümden? Sen ki zaten cesetsin! Vesveseler kalbinde, imânı söndürmesin; Sen ölümü öldür ki; o seni öldürmesin. Ne tıbbî mûcizeler, ne estetik savaşlar; İnsanda ölümsüzlük, ancak ölümle başlar.. Ölmeden ölene ölüm bir şölen, Ölümü öldürür ölmeden ölen. Âyet-i Kerimelerde: “O Allah ki, hanginizin daha güzel amel yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratandır. O, mutlak güç sahibidir, çok bağışlayandır.” (Mülk Sûresi âyet:2) "Her nefis ölümü tadacaktır. Sonra ancak bize döndürüleceksiniz" (Ankebût Sûresi âyet:57) De ki: “Ey kendilerinin aleyhine aşırı giden kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Şüphesiz Allah, bütün günahları affeder. Çünkü O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.” (Zümer Sûresi âyet:53) buyurulmuştur. Ölüm yok olmak değildir. Ölüm, mekân değişikliği sonucu gerçek ve ebedi hayata yapılan yolculuğun başlangıcıdır. Ölüm ve sonrasına İman eden Mü’minler hayatlarını güzel ahlâk sahibi olarak yaşarlar ve ölümden asla korkmazlar. Allah (c.c.) ve Resûlü Hz. Muhammed (s.a.s) Efendimizin emirlerini yapıp yasakladıklarından da kaçınırlar. Bu sayede sevaplara nail olup Allah (c.c.)’ın rızasını kazanırlar ve nimetlere gark olurlar. Üstat Cengiz Numanoğlu da bu şuura sahip olarak hayatını yaşadı. Rabbimiz, kusurlarını bağışlasın. Makamını âli eylesin. Numanoğlu Üstattan uzun yıllar beslendim, Hak, hakikat öğrenip insanlığa seslendim. Çok zaman duygulanıp gözler nemli hislendim, Allah rızası için misyonunu üslendim. Ömer LÜTFİ ERSÖZ